Altın, kriz zamanlarında genellikle güvenli bir liman olarak kabul edilse de, Bank of America (BofA) analistlerine göre jeopolitik riskler uzun vadede fiyat artışını desteklememektedir. Banka, önümüzdeki 12 ay içinde ons başına 4000 dolara kadar çıkabileceğini tahmin ediyor.
Savaşlar Değil Mali Riskler Önemli
İsrail’in İran’a yönelik hava saldırılarıyla başlayan gerilimden sonra, altın fiyatları geçen hafta yüzde 2 düştü. ABD’nin B-2 hayalet bombardıman uçaklarıyla İran’ın nükleer tesislerini vurmasının ardından altın fiyatları tekrar geriledi. Bank of America’nın analizine göre, bu düşüşlerin temel nedeni mali göstergelerdir.
Banka, “İsrail ile İran arasındaki savaş büyüyebilir ancak genellikle çatışmalar kalıcı bir fiyat artışına yol açmaz. ABD’deki mali duruma ilişkin gelişmeler daha önemlidir” değerlendirmesini yapmıştır.
Trump’ın Tasarısı ve Borçlanma Baskısı
BofA, Donald Trump’ın Kongre’ye sunduğu vergi ve harcama tasarısına dikkat çekiyor. Tasarının yasalaşması durumunda ABD’nin bütçesine trilyonlarca dolarlık ek mali yük getireceği öngörülmektedir. Bu durum, ABD’nin borçlanma ihtiyacını artırabilir ve küresel tahvil talebini olumsuz etkileyebilir.
Merkez Bankaları Altın Almaya Devam Ediyor
Dünya genelindeki merkez bankaları, mart ayından bu yana 48 milyar dolarlık ABD Hazine tahvili satmıştır. Özellikle gelişmekte olan ülkeler ise altın alımlarını hızlandırmıştır. Dünya Altın Konseyi verilerine göre, altın bu ülkeler için jeopolitik risklere karşı güvenli liman görevi görmektedir.
BofA, merkez bankalarının altın rezervlerinin ABD’nin kamu borcunun yaklaşık yüzde 18’ine denk geldiğine ve bu oranın on yıl önce yüzde 13 olduğuna dikkat çekmektedir. Analistlere göre bu artış, ABD’nin mali durumu açısından önemli bir işarettir.
Yatırımcı Talebi Halen Sınırlı
Analize göre, bireysel ve kurumsal yatırımcıların portföylerinde altına ayırdığı pay sadece yüzde 3,5’tir. Bu durum, altına yönelik pozisyonların henüz yaygınlaşmadığını göstermektedir.
Dolar ve Faiz Hareketleri Önemli
BofA, ABD Kongresi’nde bütçeyle ilgili hangi düzenlemenin yapılacağına bakılmaksızın, ülkenin mali sürdürülebilirliği konusundaki endişelerin kısa vadede giderilmesinin zor olduğunu belirtmektedir. Doların zayıflaması ve faizlerdeki dalgalanmanın, altını destekleyen diğer faktörler olduğunu vurgulamaktadır.
Analistler, ABD Hazine Bakanlığı ya da Fed’in olası piyasa müdahalelerine de dikkat çekmektedir.