“`html

İsrail’in Suriye’ye Yönelik Saldırıları Tepkilere Neden Oluyor

İsrail hükümeti, Suriye’de Beşşar Esed yönetiminin düşüşünün ardından Dürzi topluluğunun, ülkenin ulusal yapısına entegrasyonunu engellemek adına Şam yönetimine muhalefet etmek üzere Dürzi azınlığa hem askeri hem de siyasi destek sunma sözü vermişti.

Suriye’nin güneyinde, Ürdün sınırına yakın olan Süveyda’da, 13 Temmuz’da Dürzi grup üyelerinin bedevi Arap aşiretlerine ait araçları ele geçirmesinin ardından küçük çaplı silahlı çatışmalar patlak vermeye başladı. İsrail’de Başbakan Binyamin Netanyahu ve Savunma Bakanı Yisrael Katz, Suriye’ye yönelik “saldırıların sıklaşacağı” açıklamalarında bulundu.

İsrail silahlı kuvvetleri, Suriye’nin başkenti Şam’a hava saldırıları düzenlediğini duyurdu. Dün öğle saatlerinde, Genelkurmay Başkanlığı karargahının önüne gerçekleştirilen hava saldırısı, akşam saatlerinde iki kez daha aynı binayı hedef aldı.

ARAP ÜLKELERİNDEN İSRAİL’E KINAMA

Özellikle Suudi Arabistan, Kuveyt, Mısır, Cezayir ve Irak gibi Arap ülkeleri, İsrail’in Suriye’ye yönelik saldırılarını kınadı. Ayrıca Körfez İşbirliği Konseyi (KİK), Arap Birliği, Dünya Müslüman Alimler Birliği ve Hizbullah’dan da benzer tepkiler geldi.

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanlığı, İsrail’in Suriye’ye karşı sürdürdüğü saldırıları ve içişlerine müdahalesini sert bir dille eleştirdi. Açıklamada, İsrail’in uluslararası hukuku çiğnediği ve 1974 tarihli “Kuvvetlerin Ayrıştırılması Anlaşması”nı ihlal ederek Suriye’nin güvenliği ile istikrarını tehdit ettiğine vurgu yapıldı. Ayrıca, uluslararası topluma Suriye’nin yanında durma çağrısı yapıldı.

Kuveyt Dışişleri Bakanlığı ise 15 Temmuz’dan bu yana devam eden İsrail saldırılarını kınadı. Uluslararası toplumun, bu saldırıları önlemek için ciddi tedbirler alması gerektiği ifade edildi.

Mısır Dışişleri Bakanlığı, İsrail’in Lübnan ve Suriye saldırılarını gözler önüne sererek, bu tür eylemlerin iki ülkenin egemenliğini ihlal ettiğine dikkat çekti. Açıklamada, Suriye ve Lübnan’ın ulusal bütünlüğüne saygı gösterilmesi gerektiği vurgulandı.

Cezayir Dışişleri Bakanlığı, İsrail’in Suriye’nin başkenti olan Şam ve Süveyda’daki hükümet binalarını hedef aldığı saldırıları kınadı. Açıklamada, bu saldırıların İsrail’in Orta Doğu’daki hegemonya arayışının bir parçası olduğu belirtildi.

Irak Dışişleri Bakanlığı da, Şam’a yapılan saldırıların uluslararası hukuka ve meşruiyete aykırı olduğunu açıkladı. Suriyeli sivillerin hayatlarının tehlikeye atılmasının kesinlikle kabul edilemeyeceği bajoak bu tür çatışmaların durdurulması gerektiğini vurguladı.

KİK Genel Sekreteri Casim Muhammed el-Budeyvi, İsrail’in Suriye’ye yönelik saldırılarını sert bir biçimde kınadı. Bu tür eylemlerin uluslararası hukukun ihlali olduğu ve bölgedeki güvenlik dengesini tehdit ettiği ifade edildi.

Arap Birliği de, İsrail’in Suriye’ye yaptığı saldırıların açık bir provokasyon olduğunu belirtti. Açıklamada, saldırıların derhal durdurulması ve Suriye’nin egemenliğine saygı gösterilmesi gerektiği vurgulandı.

Dünya Müslüman Alimler Birliği ise, acil bir zirve çağrısı yaparak, askeri ve ekonomik koalisyon kurma gerekliliğinin altını çizdi. Bunun, bölgedeki barış ve güvenliği sağlamak için bir ihtiyaç olduğuna dikkat çekildi.

Hizbullah’ın açıklamasında da İsrail’in Suriye’ye yönelik saldırıları kınandı. Bu eylemler, Lübnan, Filistin ve Yemen’e yönelik süregeldiği belirtilerek, İsrail’in bu tür saldırılarının, halklar arasında bölünme ve huzursuzluk yaratma planlarının parçası olduğu ifade edildi.

“`